AK Parti iktidarının dünü ve bugünü ve aradan geçen 21 yıllık AK Parti iktidarında partizanca ne yaptılar diyenlere hizmetlerini saymakla bitiremeyiz ama geriye dönüp baktığımızda hayal projeleri gözlerimin önünde film şeridi gibi dökülüverdi.
Partizanca düşünenler ve mankurt kafalar geriye bir bakın.. neler kazanmışsınız.. Dünya’da ekonomik kriz varken muhalefet patates soğan fiyatlarıyla iktidar mücadelesi veredursun harmanda izi olmayanın sofrada yüzü olmaz derler.
Bu irade 15 Temmuz gecesi kendisini dünyaya duyurdu dünyaya.. bu halkın iradesi AK Parti iktidarını teslim eder mi? asla etmez.. Tankların altına yatan ve bu uğurda Şehit olan aziz insanlarımız 14 Mayıs günü sandıktan zafer çıkartacak zafer. Şimdi diyeceksiniz ki, bu gazeteci ne kadar yanlı yazılar yazıyor, yüreğim yanıyor yüreğim, eski günlerim aklıma gelince kendimi tutamıyorum..
Ülke insanımızın hastanelerde cenazesi kalıyordu ve para ödemeden alamıyorlardı, ama şimdi, o günler geride kaldı.
Şimdi vatandaş yattığı yerden bile sağlık hizmeti alabiliyor, ne çabuk unuttunuz, unutmayın bunları ülkemin güzel insanları unutmayın...
Başkan Erdoğan, "14 Mayıs destanını, Cumhur İttifakı olarak inşallah beraberce yazacağız" dedi.
AK Parti'nin kurulduğu Ağustos 2001'den beri girdiği tüm seçimlerden birinci olarak çıktığını ve 21 yıldır, kesintisiz iktidarda kalarak demokrasi tarihine ismini altın harflerle yazdırmış bir siyasi teşekkül olduğunu vurgulamak istiyorum.
Hükümetin, 21 yılda ülkemize kazandırdığı eser ve hizmetler saymakla bitmiyor değil mi? Allah'ın izniyle ülkemizin Necip insanlarının azimli kararlarıyla, 14 Mayıs seçimlerinden de hem cumhurbaşkanlığında ve hem de milletvekilliğinde bir kez daha zafere ulaşacağımızdan şüphe duymuyor ve destekliyorum.
Amaç nedir? Amaç, ülkemizin demokrasi ve kalkınma yolunda elde ettiği kazanımları Türkiye Cumhuriyetinin Yüzyıl’ını yani 14 Mayıs gününün gecesi, milletimizin hayallerine kavuşturacakları yeni bir dönemin kapılarını açacağı ve çocuklarımızın geleceklerini garanti altına alacağı gecedir.
Bakınız, AK Parti iktidarı, bir destan yazarak Türk tarihinde yapılamayan ve o başka iktidarların hayal edemeyeceği hızda, depremzedelerin kanayan yaralarına merhem olmak için var gücünü kullanmayı kendisine ilke edinen bir iktidardan bahsediyorum. Depremzedelerin yaralarını sararak, yıkılan 11 şehrimizin yeniden ve sağlam bir şekilde ihyasını başlattılar. Deprem felaketini ülkemizin hedeflerini öteleyen değil, tam tersine daha da güçlendiren bir vesileye dönüştürmek için daha çok çalışarak olağan üstü gayret gösteren bir hükümetiniz var. Devletin tüm imkânlarını seferber ederek, Bakanları ile bölgeyi bir an dahi bırakmadan yaraları sarma gayretini kimse göz ardı edemez, ederse söylenecek laf bulamıyorum.
Bakınız, Millet İttifakı neler düşünüyor, yapılanları yıkmayı vadediyorlar, ittifakın gündeminde ne depremin yol açtığı acılar, ne depremzedelerin yürek sızıları ne de deprem yaralarının bir an önce sarılması ihtiyacının yer aldığını göremiyoruz. Küresel ve bölgesel krizlerin Türk ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerinin giderilmesine dair herhangi bir niyet, teklif, proje ittifakın gündeminde asla yer alsın diye niyet kırıntısı yok. Onların gayesi farklı, amaçları farklı, Allah korusun, onların gelmesi halinde, ülkemizin her yerine heykel dikerler heykel...
Ülkemizin 21 yılda kat ettiği gelişmeyi, büyümeyi, kalkınmayı sürdürmeye yönelik tek bir adım ittifakın gündeminde yer almadığı gibi tam tersine yapılanları yıkmayı hedefliyorlar. Ülkemizin Necip insanlarının sıkıntılarını çözecek, refahını artıracak, güvenliğini ve huzurunu güçlendirecek, hayallerini gerçekleştirecek hiçbir irade beyanı, hazırlık, program, ittifakın gündeminde yer almıyor ve görünüşe göre alamaz da...
Peki sorarım ülkemizin Necip insanlarına; bu koalisyonun gündeminde ne var? Bunların gündeminde sadece siyasi ihtiras var. Makam ve mevki paylaşımı var. Ülkenin kaynaklarının nasıl yağmalanacağı hesabı var. Milli birlik ve beraberliğimizi bozma niyeti var. Ülkemize ve insanımıza ağır maliyetleri olan eski Türkiye'yi geri getirme çabası var. Altılı koalisyonun, ''güçlendirilmiş parlamenter sistem'' diye başladığı ve zaferlerini fakir fukaranın parasıyla "şampanya patlatarak" kutlayacaklar, peki, siz bunlara müsaade edecek misiniz?
Bir de önemli bir bakış noktası daha var: Altılı masanın kazanması ülkemizin düşmanlarını sevindirecek mi yoksa üzecek mi diye muhakkak düşünülmesi gerek. Bağımsız, kendine yeten bir Türkiye’den rahatsız olan ülkeler kimi destekler diye kati surette düşünülerek sandığa oy kullanmaya gitmek bir vatan borcudur…
Daha adil bir dünya için "Hemen şimdi" diyerek; umudunu kendilerine bağlamış, gözlerini kendilerine dikmiş tüm mazlumların gür sesi olmayı kendilerine "şiar" edinen bir iktidarımız var. Sosyal devlet için ''Hemen şimdi'' diyerek kadınlarımıza, gençlerimize, çocuklarımıza, yaşlılarımıza, engellilerimize, kimsesizlere AK Parti iktidarı hız kesmeden, yeni bir heyecanla hizmet sunma dinamizmine sahip olduğunu gösteriyor...
Ülkemizin Necip insanları, 14 Mayıs'a hazırlanmalı, AK Parti ve Cumhur İttifakı'nın il ve ilçe başkanları, kadın ve gençlik kolları ile milletvekili adayları her an sahada olacaklardır. Seçim çalışmaları elbette evde, sokakta, hayatın içinde yapılır ama unutmayınız ki, tüm bunların sonunda seçim sandıkta kazanılır. Bunun için seçim günü sandıklara sıkı sahip çıkılması için organizasyona şimdiden ağırlık verilmesi ihmal edilmemelidir.
Ülkemizin refahı için, 14 mayıs gecesi AK Parti zaferinin altında inşallah ülküsüne sadık, ülkemizin aziz insanlarının imzası olacak. Allah bu seçimi hak ve hakikat doğrultusunda yapmayı nasip eylesin. Rabbim yar ve yardımcımız olsun inşallah.
Söz hakkı ülkemizin aziz insanlarınındır, bizden sadece hatırlatması...
Sevgi ve Saygılarımla
Araştırmacı Gazeteci Yazar
Vehbi Korkutata
