Reklamı Geç
YAZARLAR
SEÇİLMEK BİR ÇOĞUMUZUN YÜREĞİNDE BİR UKDE OLARAK KALDI
Hasan TOSUN
28 Mayıs 2025 - Çarşamba 14:13
750 defa okunmuş.

"Bazı insanlar muhteşem yürekleriyle insanlar arasında   dolaşan çiçekler gibidirler..."

Çocukken milli egemenliğin tecellisi olan cumhuriyetimizin ilan edildiği 29 Ekim günlerinde kutlamalar yapar bu sevinci akranlarımla içten içe yaşardık.

Biz 29 Ekim'lerde cumhuriyetle birlikte büyüdükçe bu coşku artarak  devam etti.

Şimdilerde saçlarımıza kar taneleri gibi aklar düşmüş bir halde cumhuriyetimizin varlığının verdiği mutluluğu yaşamaya devam ediyoruz.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın  "Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder."  şiirinin bir mısrasında dile getirdiği gibi ömrümüzün ortalama yaş aralıklarının niceliksel fazlalığını geçmiş sayılırız.

O zamanlar çocuk ruhumuzun doğası gereği oyunlar oynardık.

Bu oyunlarda büyümek için zamanı tüketir, hayaller kurardık. 

İmgelerimizde gelecekle ilgili beklentiler oluştururduk.

Beklentilerimizi  gerçeklerle denklestirmeye  çalışırken iyimserdik.

Ancak beklentilerin gerçekleştirilmesi noktasında ideallerimizi muhafaza edecek koşulların mukabil olduğunu gün geçtikçe tedrici olarak görmeye başladık.
Mukabil gelişen şartlara rağmen umudumuzu bir tohum misali toprağa attık.

İstedik ki bu tohumlar fidelere devamında fidanlara dönüşsün, fidanlar ağaç olsun.

Saniyeler, dakikalar, saatler, günler, haftalar, aylar ve yıllar, bazen durgun bazen çoşkun akan Murat Nehri kıvamında aktı gitti peşisıra...

Fakat bizim tohumlar umudumuzu yeşertmemize rağmen çimlenmedi ne fide,ne fidan, ne ağaç oldu.

Bir çoğumuzun yüreğinde bir ukde olarak kaldı.

Seleflerimiz yolumuzu açacak fedakarlığı gösterip feragat etmezlerse öyle kalmaya devam edecek.

Malumunuz olduğu üzere cumhuriyetimizin en önemli vazgeçilmez faziletlerinden bir tanesi seçme ve seçilme hakkımızın olması.

Demokrasimizin en güzel tarafı seçme  ve seçilme hukuku anayasa ve yasalarımızda güvence altına alınmış.

Güzel ülkemizin ergen olan her vatandaşına mükâfatı. 

Her ne kadar anayasa ve yasalarda güvence altına alınmış seçme ve seçilme hukukunun kullanılmasında bir beis yoksada bu hakkın kullanılmasında kendiliğinden teamülleşmiş kurallar oluştuğu ya da seçilme hakkını kullananların oluşturduğu fırsat eşitsizliği söz konusu kanaatimce bu husus hem genelde hem de yerelde iktidar muhalefet ayrımı gözetmeksizin yaşanan bir ambiyans. 

Sözümüz meclisten dışarı  ve mevcut seçilmişleri tenzih ederek söylemek gerekir ki burada herhangi bir isim ya da isimlerden ziyade genel bir olguyu ifade etmek ve  düşlerimize ulaşmamıza engel teşkil eden imkansızlığa dair sitemimizi dile getirmektir.

Cumhuriyetimizin ve demokrasimizin varlığı içerisinde bir vatandaş olarak iman etmişiz ki takdiri ilahi tecelli edeceği güne kadar ömrümüzün sınırlı bir vakti vardır.

Cumhuriyetimiz bir derya ise seçme ve seçilme iradesi kullanan vatandaşlar olarak biz deryada bir damla gibiyiz.

Bu nedenle ifade etmek isterimki hayallerimizde mebus olmak, belediye başkanı olmak ya da herhangi bir kulvarda seçilmek isteğimiz varsa dahi bu teamülleşmiş  kurallar dolayısıyla zamanla biyolojik yaşımızla tükenip gitmektedir. 

Sadece yerelde değil genelde de hep aynı yüzler, aynı sesler, aynı renkler belirli teamülleşmiş kriterler sebebiyle tercih edilme zemini ile başbaşa kalmaktadır.

Seçilme hevesi olanların sukutu hayaline neden olan bu teamüller ister iktidar ister muhalefet olsun siyasetin doğasına aykırı bir şekilde profesyonel kadroların oluşması ve biribirlerini koruma ile kollamasının adayları belirlemede parti genel merkez kurullarını yönlendirmede etkili olmaları, nüfuzlu bir otoritenin elvermesi, gerek seçim kampanyasını yürütmek için ekonomik imkanlarının ekstralığı, gerekse oy potansiyeli olarak görülen belli topluluk -aile, hısımlık-  temsilcilerinin tercih edilmek istenmesi ve benzeri gibi nedenler olarak görülebilir. 

Elbette yukarıdaki nedenlere sahip kişilerinde seçilme hakkı vardır.

Fakat burada ifade edilmek istenen aynı yüzlerin defaatle seçilmeleri değil yine sözümüz meclisten dışarı ve mevcutları tenzih ederek siyasetin bir meslek haline gelmiş olması ve profesyonelleşmesidir.

Siyasetin meslek haline gelmesi ve profesyonelleşmesi aynı yüzlerin, seslerin, renklerin il başkanı, milletvekili, belediye başkanı ya da herhangi bir kulvarda seçilip bununla yetinmemesi, il başkanı olmadı milletvekili, olmadı belediye başkanı,olmadı encümen hep bana hep bana demeleri  bu alanda daha çocukken seçilme hayalleri olanların ümitlerini kırmış ve sukutu hayale uğramış olanlara hüzün yüklü burukluk yaşatmış, yaşatmaktadır.

Seçilme mevzusunda genç olsun, yaşlı olsun hiç farketmez seçilme ve seçmenin tercihine mazhar olmuş selefler, haleflerine yol açmalı şehrine, ilçesine, beldesine ve hemşehrilerine fazla, eksik yapmış oldukları hizmeti bir başka seçilme arzusu olan kişilere gönül rızasıyla gelin benim yapabildiğim hizmetlerime "deryada damla olsun." bir katkıda sizde bulunun diyerek rehber olması tüm gönülleri hoşnut edecektir.

Bu satırlarda dile gelen sitemlerimizin temenni mahiyetinde kalmaması ümidiyle ülkesine, şehrine hizmet etmesi için yeni yüzlerin görülmesine, yeni seslerin duyulmasına vesile olur umarım.

Adınız
Yorumunuz
Hiç yorum yapılmamış.

Diğer Yazıları

BİR ÖĞRETMENİN AYAK İZİ O ÜLKENİN GELECEĞİDİR
736
AYDIN'IN ŞAFAĞI
448
BİNGÖL OVASI'NDA YÜKSELEN IŞIK
499
DOĞAYLA YENİDEN KONUŞMAK
549
O’NUN YANLIZLIĞI
604
ŞELALENİN DÜŞÜŞÜ KADAR GÜR, GÖYNÜK SUYU KADAR DERİN
503
GÖLÜN AYNASINDA ZAMAN
467
GÖLGE NE KADAR UZUNSA, IŞIK HEP GEÇ KALIR
568
SESİMİ DUYAN VAR MI?
435
KİĞI'NIN KADERİNE DOKUNAN HİKMETLİ EL
546
Bingöl ve 7 Kardeşi
611
Ali ATAMIŞ'IN ARDINDAN - SESSİZCE GİDEN BİR IŞIK
778
TEMİZ SUYA ERİŞİM, İNSAN OLMANIN ASGARİ ŞARTIDIR
517
VİCDAN ve MERHAMET HERKESE NASİP OLMAZ
570
Aynalara Bakalım
674
ÇOK UZAKTA ÇOK YAKINSIN
691
MUHTAR, MAHALLENİN GÖREN GÖZÜ, DUYAN KULAĞI, KONUŞAN SESİDİR.
2125
VASİYETNAME - ÖĞÜT -
1863
YEĞLEMEK
1786
GERÇEK İYİLİK , YARDIM EDİLENİ MİNNET ALTINDA BIRAKMAYAN İYİLİKTİR.
7502
UNUTMUŞTUK SİZLERİ, BİZLERİ BIRAKIP GİTTİĞİNİZİ
3769
BİNGÖL GELECEK NESİLE BORCUNU ÖDEMEKLE MÜKELLEFTİR.
4313
AYNI YERDE DURUYORUZ UNUTMA,HATIRLA.
4937
MEBUS OLMAK İSTİYORUM.
4972
YÖNETİŞİM
4260
KIRILAN YÜREĞİMİZİN ve BENLİĞİMİZİN FAYLARI AYNI ZAMANDA.
5111
TEMİZ BİNGÖL BİZİM ELLERİMİZDE
10171
BİNGÖL'DE SATRANÇ
7640
SÖZÜN DEĞERİ
7168
BİR GÖÇ DAHA NOKTASI (.) OLMAYAN "ÇOK UZAKTA ÇOK YAKINSIN"
7189
KARER YAYLASI
7763
KARA MAHMUT
7716
KİĞI'YA DAİR
8105
AYNI YERDE DURUYORUZ
7930
A KUŞAĞI
8051
Çapakçur' dan Bingöl 'e
9197
BİZİ YÖNETENLER VE ÇALIŞANLARA DAİR
12178
SEVGİLİ KIZIM DOĞA SU
11984