Reklamı Geç
YAZARLAR
Zamanın İdrak Sarkacına Merhaba
Yusuf ALİOĞLU
16 Nisan 2021 - Cuma 14:55
3916 defa okunmuş.

 

İşte bir Ramazan ayı daha zamanın hazırında; gönlümüzün huzurunda.

 

İşte insanlar arasında döndürülüp duran günlerden, Allah’ın günlerinden bir zaman demeti daha şuur tünelimizin ucunda.

 

İşte zikre yoğunlaştıran ‘zamanın idrak incisi, dönerek ve yönelerek sebebe, ‘sebep ey’ deme’ (E.Bayazıt) makamında.

 

Dürbünden bakmadan, aramıza mesafeler koymadan, şeytanlarımıza aldırmadan açalım kapımızı; açalım yerlerin kapalı kapılarını göklerin ardına kadar açık kapılarına.

 

Tereddüt geçirmeden, modern sancılara kapılmadan, kim var diye sağa sola bakmadan (N.Fazıl) açalım akletmeyi unutmuş kalplerimizin kapılarını.

 

Dokunmaya cesaretimizi yitirdiğimiz metruk ve mehcur odacıklarımızın kapılarını, merhametin kalbinin attığı kutlu zamanlara açalım.

 

Duvarlarına Allah ve Peygamber yazmayı bir dünya görüşü düzeyinde terk ettiğimiz dahası modernlik adına endişe ve mahcubiyet duyduğumuz tefekkür, tezekkür, tedebbür odalarımızı açalım.

 

Liberal sarhoşluklardan ‘Rahman’ demeye çekindiğimiz dudaklarımıza zamanın bilinç sarkacını dokunduralım.

 

Ulus söylencesinde saklı yanılgılarla ‘Rahim’ demeye sıkıldığımız dimağlarımıza ‘zamanın ümmeti’ Ramazan ayını okuyalım.

 

Seküler aymazlıklarda yitirdiğimiz değerler adına ‘hey’ diyerek doğrulalım, yekinelim, yürüyelim.

 

Dünyalı olma telaşından insan olmayı unuttuğumuz yanlarımıza Ramazan ayının serin kokularını, dirilten muştularını sürelim.

 

Biriktirme telaşından paylaşma bilincini terk ettiğimiz kırılma noktalarımıza Ramazan ayının ıslah edici yanlarını sürelim.

 

Siyaset telaşından kendi olma doğallığını yitiren yüzlerimize ve karakter iflası ile irtifa kaybeden ruhlarımıza, asla rücu ettiren Ramazan iksirleri sürelim.

 

Kariyer telaşından yetimi ve miskini, fakiri ve muhtacı kovduğumuz hayatlarımızın kurak yerlerine Ramazan ayının yeşil vahalarını sürelim.

 

Çünkü idrak ve sorumluluk yetileri ile farklılaşan, yabancılaşan, mankurtlaşan insanı zamanın seyyahı kılacak bir sarkaçtır Ramazan ayı.

 

Çünkü rabbinden kelimeler demeti ile affın sınır kapılarında bekleyen insanoğlunu aşağıların aşağısı olmaktan kurtaran Nuh’un gemisidir Ramazan ayı.

 

Çünkü ‘insanı ve eşyayı cismaniyetinden koparan’ (S. Karakoç) düzenlere ‘hayır’ diyebilen genç eylemcilerin sığındığı mağaradır Ramazan ayı.

 

Ramazan ayı;

 

Alnımıza her kadim topluluktan yansıyan bir eylem ışıltısıdır;

 

İdrakimize her zaman biriminden dolup taşan bilinç çığlığıdır;

 

Kalbimize her coğrafyadan yetişen isyan ahlakıdır, ahlak devrimciliğidir;

 

Sebat ve istikrar sembolü olarak karakterlerimize akan kimlik arayışıdır Ramazan ayı.

 

Hac, insanın mekan ile diyaloğu ise ramazan ayı, insanın zaman ile mümkün ve mütenahi diyaloğudur.

 

Hac, mekan metaforu üzerinden zamanın çağıltısı ise Ramazan ayı, zaman metaforu üzerinden mekanın çağıltısıdır.

 

Ramazan ayı, insanı zamanda derinleştiren ve yetkinleştiren bir mürebbidir.

 

Lineer ve mekanik zaman tünellerinden çıkaran;

 

 ‘Bizi yok eden yegane şey zamandır’ diyen dehriyyun determinizminden koparan;

 

 Zamanda özgürleştiren zaman metaforudur.

 

Namaz, insanın günlük kulluk periyoduna dair bir akıl, ruh ve beden eylemi ise oruç, insanın yıllık kulluk periyoduna dair akıl, ruh ve beden eylemidir.

 

Ramazan, zamanı omuzlama; zamanla ve zamanda yükselme eylemidir.

 

Sadaka ve zekat, toplumsal iklimde dışa kıvrık bir tebessüm yaratma çabası; oruç, ruhsal derinliklerde içe kıvrık bir tebessüm yaratma çabasıdır.

 

Teknolojik atıklarla ruhu çöplüğe dönen e-insanın, kendinde içkin pastoral karakterler yaratma ve yaşatma fırsatıdır Ramazan.

 

Cihad, çağın kültür kolonyalizmine ve zalim yöneticilerine hakikatin ve adaletin, eşitliğin ve özgürlüğün sesi olarak gürleme; oruç ise nefsin vesveselerine, aldatıcılığına, tembelliğine ve inkarcılığına karşı itaatin, ibadetin ve şakilenin tatmin olmuş gür sesidir.

 

Kendisine gürleyemeyenin başkasına gürleme şansı ve başarısı olamaz.

 

Sahici karakterler (C. Meriç) üzerinden ahlak savaşı veremeyenler ahlak elçiliğiyapamaz.

 

Nefsinin geleneksel ve modern tortularından bilgi ve eylem, iman ve salih amel, adalet ve eşitlik, özgürlük ve hukuk araçları ile azadlık alamamışların manifestoları sığ ve bodurdur.

 

Bir dünyaya kulak kesilip diğer bütün dünyalara sağır kesilenler‘ (İ.Özel) özgün dünyalar, özgün ütopyalar, paxislamica, hukuk devleti, daru-s selam/saadet inşa edemezler.

 

İliklerimize kadar seküler vesveseler ve profan virüsler ile işgal edildiğimiz bir zamanda, arınmayı dileyenler için Urvet-ul Vuska’dır Ramazan ayı.

 

Damarlarımızda kan olup akan şeytan ve dostlarına (M.Alagaş) karşı en büyük panzehirdir Ramazan ayı.

 

Dört yanımızın zulüm ve ahlaksızlık ile dolduğu bir dünyada, ‘Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem azabından kurtuluş’ olan bir imkandır Ramazan ayı.

 

Merhametsiz dünyaya ‘nisan yağmuru’ olup rahmet akıtan Ramazan ayına merhaba.

 

Adınız
Yorumunuz
Hiç yorum yapılmamış.

Diğer Yazıları

Selam Olsun Kubbede Hoş Sadâ Bırakanlara
1129
Bendeki Notlar -12- ‘Çocuk Kalsaydı Büyüklüğüm’
2081
Batı’da Şehir Tarihçiliği
1333
‘Yıkın Efendiler, Yıkın!’ -2-
2242
“Ağlasam sesimi duyar mısınız, Mısralarımda…”
1505
'İNSANIN DÖRT ZİNDANI'
5467
ŞEBBİHALAR HER YERDE
1137
'BİR DEĞİRMENDİ BU DÜNYA'
1226
Boşuna değildi boş olmayan hiçbir şey!
3524
Köprüler ve Çamurlu Sular
2854
Biriktirdiklerim-7-
2636
Bingöl’ün Referandum Karnesi
3005
Bingöl’de Genel Seçimlere Katılım Oranları (1950-2018)
2187
1920-2018 Yılları Arasında Bingöl’ü Parlamentoda Hangi Partiler Temsil Etti?
1902
Bingöl Yakın Siyasi Tarihinde Seçmen Davranışları (1939-2018)
2812
Siyasetin ‘Hayret’ Makamı Var Mıdır?
2550
Estetiğin Tükenişi Vicdanın Tükenişidir
1958
“Ben de adayım”
2153
Şiirin Güncesi -11: “Ben Yokum”
2541
‘Cansız Bedene Ulaşıldı’ Ne Demek?
1783
“Ya Bu Defa da Seçilemezsem!”
1920
Biriktirdiklerim-6
1754
‘Konfor Ruhun Bataklığıdır’
2033
Engerek Soyu
2483
Masanın Ötesi ve Berisi Ya da Sosyolojimizin Metafiziği
3909
Tatlı Zehirli Sulara Alışanlar İflah Olmaz Mı?
2590
Nazar Değmemiş Kapaksız Kitaplar
3286
Libası İdrarlı Adamlar
3164
“Hayatın Anlamı” Nedir?
4407
‘Ey kötülük!’
2749
Şiirin Güncesi 10: “Sonsuz ve Öbürü”
3593
'Sıkıntı yok!'
3242
Düğümlere Üfüren Mühendisler Zamanı
3362
Bendeki Notlar 11: ‘Şehir Sineması’
3078
Hakikate Tanıklık Nedir?
3023
‘Tüm İnsanlığa Açık ve Ücretsiz Gösteri’
3416
Bendeki Notlar 10 “Kültür ve Sanat Merkezleri: Sinema, Kırtasiye, Park”
4951
Frankfurt'ta Bir Haşimi
7372
Nurettin Topçu’nun Gördüğü ‘Taşralı’
5513
Harf Eken Kelime Biçer
6454
Bir Mütevazi Monologdan Arta Kalan Sualler
4270
Çekilin aradan, maradan...
6122
'Biraz da ben konuşayım'
5021
‘Apaçık’ Şiir
5170
“Şehir’dir adım; kimlik alır, kimlik veririm.”
5363
Kitaplar Dolusu Susmak...
4308
Söz Düşerse Ne Kalır Geriye?
5331
Dayvun, Dayvun, Dayvuno / Day Qırbun Çımun Siyuno
12889
Biriktirdiklerim -5-
3243
Biriktirdiklerim -4-
3647
Biriktirdiklerim -3-
3849
Parayı Nereye Yatırmalı?
3660
Biriktirdiklerim -2-
3949
Biriktirdiklerim -1-
4040
Ne Zaman Reşit Olacağız?
5285