Selamlaşma tanışmamıza ve kaynaşmamıza vesile olmakta aramızdaki kırgınlık ve dargınlıkları kaldırarak, bir birimize yaklaşmamızı sağlamaktadır. 
Nitekim bir gün peygamberimiz (S.A.V.) Siz "iman etmedikçe cennete giremezsiniz, bir birinizi sevmedikçe de gerçek manada iman etmiş olmazsınız." Birbirinizi sevebileceğiniz bir şeyi söyleyeyim mi? Aranızda "selamı yayınız" buyurmuşlardır. Müeminlerin birbirileri ile  karşılaştıklarında selam vermeleri dinimize göre sünnettir. Verilen selamı almak ise müslümanlar için yerine getirmek farzdır. Yüce Allah'ın ve meleklerinin cennete giren müemin'lere ilk hitabı selam olacaktır.
Kur'an-ı Kerim, bunu şöyle ifade eder. Rablerine karşı gelmekten sakınanlarda grup grup cennete sefk edilirler. Cennete vardıklarında oranın kapıları açılır ve cennet bekçileri onlara şöyle der! Size selam olsun ve tertemiz oldunuz, haydi ebedi kalmak üzere cennete girin. Dinimiz Müslümanları kardeş ilan etmiş ve bu kardeşliği imandan kaynaklanan bir sevgi ve saygı esasına bağlamıştır. Bu kaidenin bozulmaması içinde onları karşılıklı bir takım vazifelerle mükellef kılmıştır. Bu görevlerden biride selamlaşmadır selam bir müslümanın diğer bir müslüman kardeşi için hayır temennisinde bulunmasıdır.
Selamlaşmak karşıdaki kişi ile ilgi kurmak ve o kişi için emniyet ve güven vermektir. Müslümanın evine girdiğinde eşine ve çocuklarına iş yerinde arkadaşlarına yolda karşılaştıklarına selam vermesi Allah'ın razı olmasına vesile olur.
Ayet'i Celilede mealen, size bir selam verildiği zaman, ondan daha güzeli ile veya aynı selamla karşılık veriniz. Şüphesiz Allah herşeyin hesabını gereği gibi yapandır.
Sevgili Peygamberimiz (A.S.V.) hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır! Amellerin hangisi daha hayırlıdır? diye soran sahabeye cevaben "yemek yedirmen ve tanıdığına tanımadığına selam vermendir."
Sevgiyle kalın 
Mehmet Korkutata